Yetişkin bir insan için günlük
su tüketimi 2-2,5 litre iken bazı durumlarda su miktarını arttırmamız ve içtiğimiz
su miktarını daha büyük bir dikkat ile takip etmemiz gerekebilir. Peki, hangi durumlarda günlük su tüketimimizi arttırmalıyız?
Spor ve Fiziksel Aktivite Esnasında;
Egzersiz ve spor yapmak, sağlıklı bir beden ve yaşam için günlük hayatın olmazsa olmazı. Üstelik spor salonuna kayıt olmanız ya da maraton koşucusu olmanız şart değil; uzmanlar günde yarım saat tempolu yürüyüşün bile beden ritminizi korumanız için önemli bir başlangıç olduğunu dile getiriyorlar. İsterseniz 10.000 adım atın, isterseniz köpeğiniz ile yürüyüşe, koşuya çıkın; yanınızda mutlaka en az 1 matara suyunuz olsun! Çünkü fiziksel aktivite esnasında vücuttan atılan terde sodyum ve potasyum gibi güçlü elektrolitler vardır ve yeteri kadar su ile bedeninizi beslemezseniz, yorgunluk ve kas krampları gibi vücudunuzu yoran sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.
Hamilelik ve Emzirme;
Bildiğiniz üzere normal bir insan için günlük su tüketimi 2-2.5 litre olmalıdır. Öte yandan hem hamilelikte hem de sonrasında emzirme döneminde, kadınların su tüketimi 3-3,5 litre aralığında olması gerektiğini uzmanlar dile getirmektedirler. Çünkü, hamilelikte, vücut yapısının yaklaşık %80’i sudan oluşan bebekler, büyümek ve gelişmek için tüm ihtiyaçlarını annelerinden karşılarlar.
Emzirme döneminde ise ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenen bebek, su ihtiyacını da yine anne sütünden karşılar. Anne, doğumla beraber kaybettiği sıvı miktarını yerine koymak ve vücudunun yeterince süt üretebilmesi için günde en az 3 litre su içmelidir.
Her iki dönemde de tüketilen su hem annenin cildinin de sağlıklı görünmesini sağlarken, vücuttaki ödemin atılmasına yardımcı olur ve çatlak oluşumunu da azaltır.
Alkol Alındığında;
Yediğimiz içtiğimiz, midemizde sindirime giren her türlü gıda aslında vücudumuzda su tüketerek enzim sürecine giriyor; yani bedenimiz gıdaları yakıta çevirirken su tüketiyor. Bu yüzden uzmanlar çayın, kahvenin ya da meyve sularının su tüketiminden sayılmamasını, vücudun bu gıdaları yakmak için de suya ihtiyaç duyduğunu dile getiriyorlar. Günlük beslenmemize ek olarak tükettiğimiz alkollü içecekler, vücudumuzda işlenirken daha fazla oranlarda suya ihtiyaç duyuyor ve bedenimiz alkol kaynaklı olarak olağandan daha fazla oranda su tüketiyor. Alkol aldığınızda su takviyesini arttırmazsanız, ertesi gün şiddetli baş ağrıları, hatta kas krampları bir önceki geceyi size pek hoş anımsatmayacaktır.
Sindirim Yolu Enfeksiyonu ve Hastalıklarında;
Uzmanlara göre mide ve sindirim yolu enfeksiyonlarının pek çok farklı nedeni olabilir. Özellikle yazın sıcak havalarda, uygunsuz koşullarda saklanan gıdaları tüketmek, çeşitli kirletici etkenlere maruz kaldıktan sonra elleri iyi yıkamamak, ortak tuvalet kullanımda temizliğe dikkat etmemek gibi faktörler siz farkında olmadan sindirim yolu enfeksiyonuna neden olabilir. Sindirim yolu enfeksiyonlarında uzmanların ilk tavsiyesi ise enfeksiyon süresince bedenimizin temizlenmesi için bol bol su tüketilmesi ve tuz ve mineral desteği alınmasıdır. Kahve ve çay tüketiminin vücuttan sıvı kaybına neden olduğunu belirten hekimler, bu dönemde yağsız ve az posalı diyetin yanı sıra bol su içmeye özen gösterilmesini önemle vurguluyorlar.
Sıcaklık Artışının Olduğu Yaz Aylarında;
Havaların ısındığı ve sıcakların arttığı yaz aylarında vücudun sıvı ihtiyacı da artış gösteriyor. Vücudumuzun daha çok terlemesine bağlı olarak artan sıvı kaybını karşılamak için günde ortalama 2-3 litre su tüketilmesi öneriliyor. Dehidrasyon olarak da tanımlanan vücudun susuz kalması en çok yaşlı ve çocukları etkiliyor. Uzmanlar yine meyve suyu, çay gibi içeceklerin su ihtiyacını gidermediğini önemle belirterek sıcak yaz günlerinde yeteri kadar sıvı tüketilmediğinde halsizlik, baş dönmesi, güneş çarpması sonucu ciltte nem kaybı ve kuruluk, kaşıntı gibi faktörlerin de arttığını belirtiyorlar.
Cildinizde kuruluk fark ettiğinizde;
Cildinizin kurduğunu, pul pul olduğunu mu fark ettiniz? Bedenimizin en geniş organı olan cilt, yaz-kış mutlaka neme ihtiyaç duyar ve cildinizin nemini korumanın en doğru yolu yeteri kadar su içmektir. Zira, az su tüketildiğinde cilt kurur ve terleme azalır; vücut ısı dengesini sağlayamaz ve cildiniz esnekliğini kaybeder. Dermatologlar az su ile beslenen bir ciltte egzama ve mantar gibi rahatsızlıkların sıklıkla gözlendiğini, ciltte çatlama ve kanamaların görüldüğünü dahası tırnakların ve saçların da kırıldığını ifade ediyor.
Havuz, hamam, sauna, spa gibi tesislere gittiğinizde;
“Hamama giren terler!” atasözünü duymayan yoktur. Ortam ısısı normal oda sıcaklığının oldukça üzerinde olan hamam, sauna, buhar odası gibi tesislerde bedenimizin alışkın olmadığı yüksek ısılara maruz kalmak, kan dolaşımını artırarak metabolizmayı hızlandırır ve sonuçta terleme artar. Sauna ve buhar odası öncesi 2 bardak su içmek ve içeride de su tüketmek, vücudunuzun sıvı kaybını dengelemesi açısından oldukça önemlidir. Hamam ve spa benzeri tesislerde mutlaka yanınızda 1 şişe su bulundurun ve sıcak ortamlarda bulunduğunuz sürece vücudunuzun susuz kalmamasına özen gösterin.
Sizin ve ailenizin artan günlük su ihtiyacını Arge-Su Su Arıtma Sistemleri Ailesinin üstün teknolojili su arıtma cihazları ile karşılayın. Ailenize ve bütçenize uygun arıtma cihazlarımız hakkında bilgi almak için formumuzu doldurabilir ya da bizi +90 372 615 20 28 no’lu müşteri hizmetlerinden hemen arayabilirsiniz!